Televizyon, radyo ve sinemalardaki reklam filmlerinin vazgeçilmez sesleri onlar. Söyledikleri birkaç kelime hafızamıza kazınan, yüzlerini görmediğimiz starlar. Sesleri güven veriyor, yeri geldiğinde güldürüyor, yeri geldiğinde ağlatıyor. Bu seslerin ardında reklamcılık sektörünün en popüler ve en çok kazanan isimleri var.
Ağızlarından çıkan her kelime 2500 dolar…
10-15 dakikalık stüdyo çalışmasının sonunda üç-dört kelimelik bir sloganı seslendirip 8-10 bin dolar alıyorlar.
Bu sayede her yıl sanatçı kategorisinde vergi rekortmeni listesine giriyorlar. Hemen hepsinin tiyatro geçmişi var. Aralarında TRT kökenliler ağırlıkta. Erkek sesi, tüm dünyadaki gibi Türkiye’de de açık ara tercih sebebi. Toplumun önyargılarından biri bu: Erkek sesi daha güven verici ve etkileyici bulunuyor. Mesela Nokia ve Coca Cola reklamlarında kadın sesi hiç kullanılmıyor. İşte Türkiye’nin en çok aranan seslendirme yıldızları.
OKAN BAYÜLGEN
Kötüyüm ben kötüyüm
Seslendirmeye 1986’da Devlet Tiyatrosu’nda çalışırken başladı. Dizi filmler, Türk filmleri, yabancı filmler, sonra animasyonlar: Garfield’i, Shrek’i hep onun sesinden dinledik. Dört yıl TRT’de yabancı filmlerdeki baş oyuncuların sesi oldu. “Seslendirmecilerin hep yapmak istediği şeyi yaptım: Az sayıda ama daha akılda kalıcı işler. Özellikle TRT’den yetişen ağabeylerimizin düzeyine bugünkü seslendirmecilerin erişmesinin imkanı yok.” Marka ve reklam ajansları, halkın tanıdığı karakteristik özelliğini sesinde göstermesini istiyor ondan. “Bu nedenle Petrol Ofisi’nde seslendirdiğim yaratıkla Pınar’daki Beyin’in sesi çok benziyor. Cüneyt Türel ve Itri Koşar muhteşemdir. Sesleriyle kılıktan kılığa girebilirler.” Peki söylendiği gibi, 15 dakikalık bir seslendirme çalışmasından 10 bin dolar mı alıyor? “Bundan daha fazla alıyorum” diyor, “Düzenli çalıştığım ajans ve markalar var. Bunların dışında gelen teklifleri de kabul etmiyorum.”
SUNGUN BABACAN
Denizbank: Tam yol ileri
TRT Çocuk Saati’nin oyuncusu. Hacettepe Üniversitesi İşletme mezunu. Çevirmenlik ve seslendirme yönetmenliği yaptı. Şimdi sadece seslendirme yapıyor. Tom Hanks, Tom Cruise, Brad Pitt, Mel Gibson, Andy Garcia, Alec Baldwin ve Superman’i onun sesiyle izledik sinemada. Çizgi film kahramanı ağaçkakan Woody Wood Pecker’ın sesi de onunkiydi. Kazancının yüzde 90’ı seslendirmeden geliyor. Ne kadar kazanıyorsunuz, diye sorunca “Maşallah diyelim” diyor. Mesela 2003’te sanatçı kategorisinde İstanbul’daki vergi mükellefleri arasında 14’üncü olmuş. Halen DigiTürk’ün tanıtım sesi. Bugünlerde Denizbank reklamlarında “Tam yol ileri” diyor.
TOPRAK SERGEN
Coca Cola’yla minik bir ara
11 yaşında TRT Ankara Radyosu Çocuk Kulübü’ne girdi. Sonra idareci, yönetmen, sunucu oldu. TRT’de He-Man, Voltran, Charles İş Başında gibi çizgi film ve dizilerde seslendirme yaptı. Ankara Üniversitesi’nde tiyatro eğitimi gördü. Ayrıca tango performansçısı, dalgıç, Muay-Thai’ci. Reklam filmlerinin en tanıdık seslerinden biri. 15 yılda 500 markayı seslendirdi. Şu anda da 25 reklamda onun sesi duyuluyor. Sinemayı da boş vermedi, son olarak çizgi film Ratatuy’daki fare Remy’nin sesiydi. “Sesini göstermeye çalıştıkça batarsın. İstenileni vermeye çalışacaksın. Ben sadece duyulanım. Ortada üç beş kelime var. Herkes o kelimeleri başka türlü hayal ediyor. Ben stüdyodan herkesin mutlu ayrılmasını sağlıyorum” diyor. Bir orkestaya vokal yaptığını düşünüyor. Provadan sonra stüdyoya girdiğinde sadece üç kez seslendiriyor metni. Tonlamayı, ses yüksekliğini değiştirerek. “Üçten fazlası gereksiz. Ne istediğini bilmiyorsun demektir. Sektördeki herkes bilir: Çok süratliyim. Üç-beş dakikada istenilen seslendirmeyi yaparım.”
GÜNYOL BAKOĞLU
Beko bir dünya markası
Mimar Minan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü mezunu. 1988’de tiyatroya, 1990’da film seslendirmeye başladı. On yıldır reklam seslendiriyor. James Bond’un, Iron Man’in, Neşeli Ayaklar’da baba penguen Memphis’in, hatta Kadir İnanır’ın sesi oldu. On yıldır “Bir dünya markası Beko” diyor. Bir de Schweppes’in o cool leoparı. “Bu iş çok elekli. Müşteriden filmin yönetmenine kadar o kadar çok elekten geçer ki risk alma ihtimali yok. Milyon dolarlık bir kampanya. Müşteri, beğenmiyorum, diyor. Her şeyi baştan yapmak zorunda kalıyorsunuz. Bu yüzden reklamcılar risk almaz ve bu yüzden üst düzey seslendirmecilerin sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Bana, ne güzel, on dakikada işini bitirip gidiyorsun stüdyodan, diyorlar. Ben de, senin bir buçuk ayda tamamladığın reklam filminin ruhunu on dakikada algılayıp seslendiriyorum, diyorum.”
LEVENT ÜZÜMCÜ
Arçelik demek yenilik demek
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Oyunculuk Bölümü’nden sonra Los Angeles Film Okulu’nda oyuncu yönetmenliği eğitimi aldı. İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncusu. Film seslendirmesi yapmıyor. Arçelik’in tüm kampanyalarının, Garanti Bankası, Aksigorta ve Alpella’nın sesi. Ama onu en çok “Arçelik demek, yenilik demek” cümlesiyle tanıyoruz.
HAKKI ERGÖK
Geri kalan her şey için Mastercard
Dublaja TRT Ankara Radyosu Çocuk Tiyatrosu’nda başladı. Russell Crowe, Alec Baldwin, Kurt Russell, Bruce Willis, John Travolta ve Antonio Banderas’ı seslendirdi. TRT’de bir zamanlar Dallas’ın Bobby’siydi. İstanbul Devlet Tiyatrosu sanatçısı. 1994’te sadece reklam dublajına başladı. Önce Telsim için, “Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor” dedi. “Fena vergi vermiyorum. Halimden memnunum” diyor. Bugünlerde sesini “Geri kalan her şey için Mastercard” derken duyuyoruz.
ITRİ KOŞAR
Bosch: Yaşam için güven
Tiyatrocu Pekcan Koşar’ın oğlu. Çocukken TRT’de oyunculuk yaptı, 1987’de dublaja başladı. İstanbul’da, Bakırköy Belediye Tiyatroları’nda konuk oyuncuyken de dublaj yapıyordu. 1992’de film dublajından vazgeçti. Artık reklamların vazgeçilmez bir sesi. Hatta iki yıl önce sanatçılar içinde İstanbul vergi rekortmeni oldu, 2007’de ilk 25’e girdi. Ona sorarsanız, Türkiye koşullarında iyi para kazanıyor ama öyle abartılacak rakamlar da söz konusu değil.
Ön plana çıkan sadece iki kadın var
TİLBE SARAN
Işıldayın
Reklamların en ünlü ve en eski seslerinden. Tiyatro sanatçısı. Film ve dizi seslendirmeyi yıllar önce bıraktı. Pantene’le ışıldayın, diyor. Ayrıca Vestel, Evyap, Johnson’s, Hacı Şakir’in de sesi.
SEMA MAĞARA
Haz var, dahası var
TRT Çocuk ve Gençlik Korosu’nda söyledi, liselerarası şarkı yarışmalarında dereceler aldı. Yıllarca müzik yaptı. Fransa’da sosyoloji eğitimi alırken caz da okudu. Power FM’de kuruluşundan itibaren 12 yıl boyunca DJ’lik yaptı, böylece sesi tanındı. Şimdi sadece reklamlarda seslendirme yapıyor. “Yaşamımı gayet keyifli geçirecek kadar iyi kazanıyorum” diyor. Magnum için “Haz var, dahası var” diye sesini herkes hatırlıyor.
Gülden AYDIN (14,Temmuz,2009)
seslendirmeyi bu işi radyoyu ve tv yi çok seviyorum. radyo tv ve sinema mezunuyum bu işi yapabileceğime inanıyorum ve yapmalıyım da çünkü seviyorum. şeytanın pabucu filmine de selendirme yaptım. bana bu konuda yardım edebilir misiniz?
3 yıl radyoda program yaptım haber sundum tv de bir yıl kadar spor programında yorumculuk yaptım ve trt de staj yaptım. bunların da bilinmesini istedim:)
uzun zamandır işlerimin yoğunluğundan bakamıyordum özür dilerim. sevgiler ve saygılar bizlerden. sizinle yüzyüze görüşebilme imkanına sahip olabilir miyim sayın avcı ?
sesin iyi olması çok önemli reklamdaaa